Rüzgar eserken yapraklar dökülür O berrak yüzünden bir damla süzülür Bu ayrılık, bu ayrılık kalbindeki en büyük yaradır artık
Ve güneş batarken, çocuklar uyurken Baş uçumda bekleyen yorgun bir melektir Ve her gece sabret diye Saçlarımda dolaşan tanrının elleridir
Ne büyük ne derin ne siyah ne keskin Ayrılık gibi o kırılgan gözlerin Unutma, unutma dikecek yırtılan geceyi sabaha
Ne büyük ne beyaz ne eşsiz ne duru Hep sarılıp sarıyor üşüyen ruhumu Bırakma, bırakma elimi düşerim karanlığa
Bir melek işliyor ismini ince bir dantel gibi kalbime Hissediyorum kaderimin üstünde gezinen yumuşak uçlu parmaklarını Küçük bir kum parçası karışıyor denize uzakta bir yerde Ve gözyaşların değiyor avuçlarıma Ağlama...
Acılarımı sakla, acılar masal olsun, anlat Çiçeklere su ver, çiçekler güzel olsun, kokla Çocuklara şiir yaz, içinde umut olsun, unutma Saçlarını okşa, ilk baharda, benden sonra Benden sonra, her gece kalbine söyle, unutma
Yarın çok geç, bu gece ölmeliyim Sağır bir kurşun gibi ağır ağır düşmeliyim O kırık kalbine son kez dokunup ellerine Kayan bir yıldız gibi gökyüzünde sönmeliyim
Oysa renkler ne güzeldir Görmek bir bahar çiçeğini, bir bahar dalında öpmek
Oysa rüzgar ne güzeldir Ne güzeldir uçmak gökyüzünde Gözlerin kapalı bulutların üstüne çıkmak Oysa kalpler ne güzeldir, ne güzeldir sevmek Bir kış sabahında, bir kar tanesi gibi bembeyaz
Yarın çok geç, bu gece ölmeliyim Sağır bir kurşun gibi ağır ağır düşmeliyim O kırık kalbine son kez dokunup ellerine Kayan bir yıldız gibi gökyüzünde sönmeliyim
Yürüdüm yürüdüm çok yollardan geçtim ama inan çok büyüdüm Düşündüm düşündüm sebebini bulamadım neden neden neden çok üzüldüm? Şimdi, aç kapını lütfen, çünkü ben geldim Çok üşüdüm, çok soğuk yerden geldim Bana bana bana biraz gülümser misin? Kimseye sormadım, yolu kendim buldum geldim Simsiyahların içinden sana kar beyaz geldim Beni biraz sever misin? Ben geldim, ben geldim, ben geldim, ben geldim bak ben geldim Üstüm biraz tozlu, yolda çok düştüm geldim Ellerim çizik üzgünüm, dikenliklerden geldim Kalbim paramparça ama sana topladım geldim Bir bilsen neler yazdım, hepsini yaktım geldim Annemi bıraktım, sana kimsesiz geldim Çocukluğumun söküklerini dikebilir misin? İzin ver de oturayım lütfen, bacaklarımı çok yordum geldim Kusura bakma üstüm ıslak, büyük yağmurlardan geldim
Anlatsam her şeyi, dinler misin? Yanıma para almadım, beş kuruşsuz geldim Yolda biraz acıktım ama sana, dayandım geldim Hiç yokken hep olmak nedir, bilir misin? Kendime devdim, devdim, devrildim geldim Kardım, buzdum eridim, erittim geldim Aşkı sırtıma aldım, taşıdım, evladım dedim Açtım, soldum, sarardım geldim Yandım, söndüm, kül oldum geldim Ellerinle ellerime su dökebilir misin? Yüzüme vurdu rüzgar yağmuru, daha çok dedim Yağmur çarptı kendini bana, bu yetmez dedim Kırılmış kanatlarıma bir kez dokunabilir misin? Taştım, dağdım, kum oldum geldim Camdım, kayaydım, tuz buz oldum geldim Beni tanrıya tekrar inandırabilir misin? Bin kere öldüysem, bin kere dirildim geldim Canımdan can, kan verdim ama adını yaşattım geldim Yedi kat yerin dibinden beni duyabilir misin? Kimse inanmadı sana, bir ben taptım geldim Dönecek yerim kalmadı, her şeyi mahvettim geldim Şimdi beni biraz sever misin? Ben geldim, ben geldim, ben geldim, ben geldim bak ben geldim
Cem Adrian & Şebnem Ferah İnce Buz Üstünde Yürüyorum Şarkı Sözleri
Hala içimde bir şey, sanki umuda benziyor. Bana unutma diyor susuyorum. Orda uzakta bir yerde, artık zayıflayan bir ses bana vazgeçme diyor. Duyuyorum.
Bir rüya içinde, ağır ve sessizce, ince buz üstünde yürüyorum. Önümde duvarlar, gözlerimde bağlar, alevler içinden geçiyorum. Hayat daha kaç kere vurup, kaç kere kıracak... Kaç kere yıkıp, kaç kere savuracak... Kalbim daha kaç kere çarpıp, kaç kere duracak... Kaç kere inanıp, kaç kere unutacak.
Cem Adrian & Şebnem Ferah İnce Buz Üstünde Yürüyorum Dinle
Belki susmalıydım ama ben konuşmalıyım,anlatmalıyım herşeyi Çekip gitmeliydim belki de ama anlatmalıyım,bilmelisin herşeyi Yo yo yo pişman değilim unutmalıyım sadece ben Yo yo yo yanlış anladım avutmalıyım kendimi Bu kadar kısa değil bu tek kişilik aşk Bu kadar bu kadar acı Bu kadar kısa değil bu tek kişilik aşk Devamı var yalnızca, yalnızca acı Seni güneş sandım kendimi ay Tutulmalıydım tutulmalıydım ve seni ben seni ılık bir esinti sanmıştım Kapılmalıydım kapılmalıydım rüzgara Yo yo yo pişman değilim inanmalıydım ve sana ben Yo yo yo bak üzgün değilim unutmalıyım sadece Bu kadar basit değil o bilmediğin aşk
Bu kadar bu kadar acı Bu kadar kısa değil o görmediğin aşk Devamı var yalnızca, yalnızca acı Gözlerimi açıp yeniden, uyanmalıydım uyanmalıydım bu sessiz uykudan Kalbimi senden geri alıp koparmalıydım, kopmalıydım yapamadım Yo yo yo dursun istedim durdurmalıydım bu sonsuz acıyı Yo yo yo ölüyordum görüyordum önümde.. Ben denedim, denedim bitirmeyi bu tek kişilik aşk'ı Ben denedim, denedim denedimmm Bitirmeliydim, bu tek kişilik aşk'ı Ben denedim, denedim Hala bitmedi Bak hala acıyor, hala acıyor, hala acıyor Kırılan yerleri kalbimin hala acıyor, hala acıyor, hala acıyor Kırılan yerleri kalbimin
Bir istiridyenin kıymetli incisini sakladığı gibi saklarım seni Bir bahar dalının narin tomurcuklarını sakındığı gibi korurum seni Çok derin Derinlerimde ellerin Bir armağan gibi Tanrı'dan bana Kış güneşinde altın kirpiklerin
Ben seni çok sevdim Ben seni çok sevdim Belki zordur anlaması sessizliğimden
Ben seni çok sevdim Ben seni çok sevdim Sen oku kelimeleri gözlerimden
Bugün günlerden hiç benim adım yok Kanatlanıyor içimden binlerce siyah kelebek Savruluyor rüzgarda yaprak gibi Kalbim, uzaklarda bir yerde Kalbim kayıp Sessiz, yorgun, ağır, göz kapaklarım kapanıyor yine Yine Karanlığa dokunabiliyor sanki ellerim Yıkık, dökük, bu şehrin duvarları birer birer üstüme yıkılıyor yine Sadece sesler duyuyorum Yine Ayak sesleri uzaklardan Kuş sürüleri terk ederken bu şehri Ardında yoksul ve kimsesiz çocuk gibi bırakıyor yine Susuyorum Yine Sessizlik keskin Ve sonbahar sinsice yaklaşarak peşinde köpek gibi bir yalnızlığı üstüme sürüklüyor yine Bekliyorum Yine Beklemek keskin Sözler hep yalan yeminleri unut Bir veda bir sebepsiz tokat gibi çarpıyor yine Buradan gitmem gerek Yüzüme Şarkılar yalan duyduklarını unut Bir hikaye rüzgarın ellerinde savruluyor yine Her şeyi unutmam gerek Yine Kestim akıttım damarlarımdaki kanımda akan o kirli siyah yalanları Acımıyor bileklerim Olmadı Acımıyor hiç Sildim çıkardım yüzümden kazıdım yüzüme çizdiğin o siyah derin yazıları Acımıyor ellerim, avuçlarım Olmadı Acıtmıyor hiçbir şey Kustum tükürdüm içimde senden kalan o keskin o acıtan hatıraları Acımıyor tenim, acımıyor Olmadı Dokunduğun yerler Söktün defalarca diktim o küçük ellerinle açtığın ve sızlayan bütün yaralarımı Acımıyor artık kalbim Olmadı Kalbim Bana ne yaptın
Ne yaptın, ne yaptın, ne yaptın çocuk Sadece sessizce durdum ve öylece izledim bir meleğin ellerindeki ellerimin izlerini Niye yaptın, niye yaptın, niye yaptın ah çocuk Sadece sessizce durdum ve öylece izledim bir meleğin ellerindeki kaderimin sökülüşünü Bana ne yaptın Ne yaptın, ne yaptın, ne yaptın çocuk Sadece sessizce durup öylece izlemek istedim bir meleğin ellerindeki kalbimi Niye yaptın, niye yaptın, niye yaptın ah çocuk Sadece öylece durup sessizce izlemeyi istedim, sadece bir meleği sevmeyi Göremiyorum, duyamıyorum artık dokunamıyorum çocuk Hep bir şey eksik gibi ve hep bir şey yarım ve hep bir şey yok artık sanki Anlatamıyorum, anlatamıyorum artık ağlayamıyorum çocuk Ne bir ışık var ne de bir şarkı artık sokaklarında bu kaybetmiş şehrin İnanmıyorum, inanmıyorum artık inanamıyorum çocuk Ne bir isim var duvarlarında, ah ne de okunabilen bir cümle Bilmiyorum, bilmiyorum artık sevemiyorum çocuk Sadece sessizce durdum ve öylece izledim bir meleğin ellerindeki ölümümü Ne yağmur, ne kar, ne yüzüme vuran rüzgar Canımı yakan acıtan sonbahar, daha dinmedi çocuk Öyle beyaz ve öyle Seni silmedi çocuk Öyle maviydi ki Alev, alev yanan kirpiklerinden saçılan kıvılcımlarınla başlayan bu yangın Daha sönmedi çocuk Öyle güzeldi ki ve öyle Sönemedi çocuk Öyle masum ama Bu viran şehirde, bu viran hikaye henüz bitmedi Bitmedi, bitmedi, bitmedi çocuk Öyle yanlış öyle Bitemedi çocuk Öyle yanlış ki ve öyle Bu aciz şarkılar, bu aciz dualar seni geri getirmedi, getirmedi, getirmedi çocuk Öyle çocuk Dönmedin çocuk Kalbim Bana ne yaptın, ne yaptın, ne yaptın, ne yaptın çocuk Tüm maviler kirli şimdi ve tüm beyazlar utanç içinde ve sadece uyumak Bunu niye yaptın, niye yaptın, niye yaptın, niye yaptın çocuk Uyumak istiyorum
Cem Adrian Sana Bunları Hiç Bilmediğin Bir Yerden Yazıyorum Şarkı Sözleri
Sana bunları hiç bilmediğin bir yerden yazıyorum. Ben senin hiç görmediğin bir yerden düşüyorum. Gözlerim kapalı, her yer karanlık. Ben senin hiç bilmediğin bir yere yürüyorum. Sana bunları hiç duymadığın bir yerden söylüyorum. Ben senin hiç olmadığın bir yerde duruyorum. Sen benim hiç bilmediğim bir yerde uyuyor... Ben senin hiç bilmediğin bir yerde ölüyorum. Bu gece çalmıyor şarkılar kırgın. Duvarlar simsiyah, renkler dargın. Çocuklar şarkı söylerdi, artık suskun.
Önünde bir melek öldü. Öylece durdun. Hadi vur, hadi kır... Boğ umudumu ellerinle. Hadi yık, hadi yak... Söndür. Dök kalbimi sözlerinle. Hadi del, hadi deş... Öldür. Kanat şiirleri sessizliğinle. Hadi bul, hadi bul beni. Kayboldum gözlerinde. Bu bir yangın. Tam ortasına daldım. Her yer ateş. Ben ortasında kaldım.
Cem Adrian Sana Bunları Hiç Bilmediğin Bir Yerden Yazıyorum Dinle
Beni affet bu gece Sadece bil istedim Karanlığın içinde Seni sevmek istedim
Beni affet bu gece Sadece duy istedim Ellerini elimde Biraz tutmak istedim
Kar eriyince Beyaz kalır mı gece Umut tükenince Yine çarpar mı bir kalp
Ah düşünce Gülümser mi çocuklar Düşler bitince Başlamaz mı kabuslar
Sen unutsan ben unutmam Ben unutsam aşk unutmaz
Bir yara bu hiç kapanmaz Kalbimde hep kanar yanar içimde
Beni affet bu gece beni affet bu gece Beni affet bu gece beni affet bu gece Beni affet bu gece beni affet bu gece Kar eriyince Beyaz kalır mı gece Umut tükenince
Yine çarpar mı bir kalp
Ah düşünce Gülümser mi çocuklar Düşler bitince Başlamaz mı kabuslar
Sen unutsan ben unutmam Ben unutsam aşk unutmaz
Bir yara bu hiç kapanmaz Kalbimde hep kanar yanar içimde
Beni affet bu gece Beni affet bu gece Beni affet bu gece
Bırak beni Ben gideyim Hadi vur aşkı Ben öleyim
Son bir kere affet Son bir kere ellerimi ellerimde Görmeliyim gözlerinde Avuçlarında kalbimin kırıkları Yüzümde paramparça bir iz
Ama son bir kere Son bir kere Görmelisin gözlerimi Duymalısın sözlerimi Beni affet bu gece
Beni affet bu gece Ellerimi ellerinde Görmeliyim gözlerinde Son bir kere
Vurmuyor yüzüne eskisi gibi sanki, Güneşin ısıtmıyor içimi... Gelmiyor içinde uzatmak ellerini... Ellerin tutamıyor bir kalbi...
Bir kağıt,bir kalem, bir yanmış,bir sönmüş,bir bitmiş sigara... Hayatım bu... Sökülmüş,atılmış,kırılmış,dökülmüş hep paramparça... Yolun sonu bu...
Yalnızlık... Saklandığın o küçük delikte buluyor seni... Yalnızlık... Seviştiğin o kalpsiz bedende uyuşturuyor seni... Yalnızlık... Sıkıştığın o küçük evinde vuruyor seni... Yalnızlık öldürüyor seni! Öldürüyor beni!
Benim için siler misin geceyi gökyüzünden Benim için tutar mısın kendi ellerinden Benim için okşar mısın saçının her telini Kendin için yakar mısın mumları bu gece
Mutlu yıllar Mutlu yıllar sevgilim Sensiz kutlar bu gece tüm aşıklar Çok yalnızlar Ellerinde yıldızlar Kalplerinde umutlar Bekliyorlar
Bizim için bir şarkı çal Sessizliğin içindeyim Çok karanlık bir yerdeyim Uzat bana ellerini Korkuyorum, derindeyim
Nefesim biter, sesim yetmez, çıkmaz sana yollar Güneş doğar güneş batar, kayıp bize yıllar Şarkı susarsa, bir gün yine başlar Kim bilir bir gün güneş yine bizim için doğar
Hep bu şarkılarla Kıymetsiz dualarla Utanmaz bir yağmurla Nereye gidiyorsun?
Yolları duvarları geç yavaş yavaş Giderken bu kentten bir piç gibi bırak yalnızlığını Ve o siyah saçlarını kes yavaş yavaş Giderken terkederken savur yüzüne yalnızlığının
Ve unut ne yaptı sana Unut neler anlattı Unut ne varsa vazgeçtiğin
Hep bu şarkılarla Yüzünde korkularla İçinde simsiyahlar Nereye gidiyorsun?
Bu sahte baharlarla Kıymetsiz dualarla Utanmaz bir yağmurla Yine mi gidiyorsun?
Çocuk, Her vedanın ardında bir bekleyeni vardır kimsenin bilmediği Ve her gözyaşının altında bir dua kimsenin duymadığı Çevir gökyüzüne başını. Bakma arkana! Daha sert basa basa, daha güçlü! Anlat bu kara şehrin yollarına ak adımlarınla! Gitmek yenilmek değildir kazanmak da! Gitmek gitmektir işte. Hepsi bu.
Karanlığı bölen cılız bir ışık gibi. Fırtınada çırpınan kanatlar gibi. Islanmaktan korkmayan bir kelebek gibi seni sevdim. Okyanusta kağıttan bir gemi gibi. Baharı beklemeden açan tomurcuk gibi.
Sanki ilk kez seven bir çocuk gibi seni sevdim. Sana sarılınca geçer sandım. Sana inanınca biter sandım. Sana bağlanınca düşmem sandım. Her yanım yarım yarım, kalbim yine darmadağın.
Cem Adrian Bir Sebep Göster Dayanmaya Şarkı Sözleri
Yapraklar rüzgarda uçuşuyorlar. Damlalar, bu kokular hatırlatıyorlar. Neden karanlık, neden hep sessiz, neden hep çıkmaz bütün sokaklar. Neden hüzünlü, neden umutsuz, neden yağmurlu bütün şarkılar. Neden uzanmaz, neden tutamaz, neden sarılmaz bana kolların. Neden hiç duymaz, neden durdurmaz, neden konuşmaz bizimle tanrı.
Bul beni, duy beni, çek çıkar. Bir sebep göster dayanmaya. Bir umut ver bana tutunmaya. Kaybolurken ay ışığı, üşür sokak çocukları. Yetişmiyor duaları, kapalı hep kapıları. Duyulurken adımları, titrer sokak lambaları. Şehrin yalnız aşıkları söylerler şarkılarını.
Bu gece sana sarılmam lazım. Bu gece kalbimi avutmam. Bu gece sana dokunmam lazım. Bu gece her şeyi unutmam.
Bembeyazdım, siyaha çaldım. Yolumu kaybettim, hep kayıp kaldım. Ellerinde çırpınan bir aşktım. Umudu kaybettim, umutsuz kaldım. Bir yalnızlık şarkısı koyar gider başucuma aşk. O yalnızlık şarkısı çalar durur hep başucumda. Seni kaybettim.
Ben seni tanırım, tanırım o siyah beyaz yağmurlardan. Bir küçük buluttan düşerken öpersin beni yanağımdan. Ben seni duyarım, duyarım o aydınlık sabahlardan. Bir çocuk getirir seni, dinlerim o özlediğim şarkılardan.
Biz senle… Aynı toprakta yetişen, Ayrı dallarda yeşeren, Aynı rüzgarda devrilen çiçekler gibiyiz.
Biz senle… Aynı yağmurdan dökülen, Ayrı dağlardan süzülen, Aynı denizde can veren nehirler gibiyiz.
Biz senle… Aynı toprakta yetişen, Ayrı dallarda yeşeren, Aynı rüzgarda devrilen çiçekler gibiyiz.
Biz senle… Aynı yağmurdan dökülen, Ayrı dağlardan süzülen, Aynı denizde can veren nehirler gibiyiz.
"Biz senle ayrı yerlerde, aynı hayale kapılmış, aynı ormanda kaybolmuş çocuklar…” Biz senle aynı yerinden vurulmuş, aynı yerinden kanayan, aynı yerinden acıyan aşıklar gibiyiz…"
Ben seni koklarım, koklarım bir denizin kıyısında. Dalgalar estirir seni, görürüm o martıların kanatlarında.
Biz senle… Aynı toprakta yetişen, Ayrı dallarda yeşeren, Aynı rüzgarda devrilen çiçekler gibiyiz.
Biz senle… Aynı yağmurdan dökülen, Ayrı dağlardan süzülen, Aynı denizde can veren nehirler gibiyiz.
Sevilen sanatçı Cem Adrian yine mobil uygulaması üzerinden sevdikleriyle ilkler yaşatmaya devam ediyor. Yakın zamanda çıkacak olan Tuz Buz2016 albümünde yer alacak olan "Siyah Beyaz" şarkısı müzik severler ile buluştu. xsarkisozleri.com farkıyla ise siyah beyaz sözlerini buluşturuyoruz.
Cem Adrian Siyah Beyaz Şarkı Sözleri
Bu gece şehir siyah beyaz Saçlarında kar bembeyaz Yürüyor çocuk beyaz beyaz Kalbimde aşk kar beyaz
Sessiz bir deniz, sönmüş bir fener Batmış bir gemi gibi susuyor Karlı elleri yaşlı gözleri Sessiz bir gemi gibi yürüyor mmm mmm mmm